Ağustos 11, 2008
David Ogilvy diyor ki...
1-) Satarız ya da satmayız.
2-) Her reklam birleşik sembole katkıda bulunmalıdır ki o da marka imajıdır.
3-) Bir marka ürünün niteliklerinin yani adının, ambalajının, fiyatının, tarihinin, şöhretinin ve reklamının soyut bir toplamıdır.
4-) Asla kendi ailenizin okumasını istemeyeceğiniz bir reklam yazmayın.
5-) Bir bilgiyi bir kedinin fareyi kovaladığı gibi kovalarız.
6-) Yaratıcılık alanında kendi ajansınızla yarışmayın. Köpeğinin kendisine havlamasını kim ister?
7-) Yeni bir müşteri kazanmanın en iyi yolu, halihazırdaki müşterileriniz için müstakbel müşterilerinizi cezbedecek reklamlar yapmaktır.
8-) Bizim işimiz yeteneklerin aktarımını gerektirir. Ki inançlarıma göre yetenek daha çok uyumsuz, aykırı ve asilerde bulunur.
9-) En önemli karar, ürününüzü nasıl konumlandıracağınızdır.
10-) Eğer kimse reklamınızı okumuyor ve bakmıyorsa doğru konumlandırma bir işe yaramıyor demektir.
11-) Şirketinizde kendinizden daha büyük adamlar çalıştırırsanız bir devler şirketi olursunuz.
12-) Yeniliği destekleyin. Değişim can damarımız, durağanlık ölüm çanımızdır.
13-) Orijinal olanın reklamını yapın.
14-) Biz bilginin disiplinini cehaletin karmaşasına tercih ederiz.
15-) Dahilere tolerans gösterin.
16-) Reklamınız Büyük bir fikir üzerine inşa edilmedikçe gecenin içindeki bir gemi gibi geçip gider.
17-) Etrafına kasvet saçan gamlı baykuşlardan kurtulun.
18-) Ogilvy & Mather iki şey yapar: müşterilerimizi kollarız ve genç reklamcılar yetiştiririz.
19-) insanları ürününüzü almaya zorlayamazsınız, sadece onu almak konusunda ilgisini uyandırabilirsiniz.
20-) Tüketici geri zekalı değildir, o sizin karınızdır.
21-) iskoçların hep dediği gibi Çok çalışmak insanı asla öldürmemiştir. insanlar çok çalışmaktan değil sıkıntıdan ölürler.
22-) Eğitim yalnız eğitmenlerle sınırlı tutulmamalıdır. Bu hiç bitmeyen bir süreç olmalı ve tüm ajans personelini kapsamalıdır. insanlar ne kadar öğrenirse müşteriye o kadar faydalı olurlar.
23-) Büyük reklamlar bir fayda sağlayamadan çok önce ıskartaya çıkarılır.
24-) Hatalarınızı itiraf etmek ve gereğini yapmak önemlidir, eleştirilere maruz kalmadan.
25-) Kimse çalışanlarına az para vererek zengin olmamıştır. Maymunları tavlamak için fıstıklara kıyacaksınız.
26-) Müşterinizin sahip olmadığı, hatta bunu düşleyemeyecekleri tipte insanları çalıştırın.
27-) Düzenli olarak fiyat kırmak tüketicinin ürüne duyduğu güveni azaltır, devamlı iskonto yapılan bir ürünün arzulanır olması mümkün mü?
28-) Sıkı fıkı olmak mutluluk verir, sadece gayrıresmi durumlarda.(???)
29-) Metindeki her sözün bir değeri olmalıdır.
30-) Önyargının her türlüsüne fanatizm derecesinde düşmanız.
31-)Ürününüz hakkında yalan söylerseniz devlet yakanıza yapışır veya müşteri ürününüzü ikinci defa almayarak sizi cezalandırır.
32-) Büyük fikirler genellikle basit fikirlerdir.
33-) Stratejinizi tek bir vaat üzerine kurup vaadi tam olarak aktarabiliyorsanız işinizi tam yapmışsınızdır.
34-) Gösterdiğiniz şey söylediğiniz şeyden daha önemlidir.
35-) Yangın söndürücü reklamı yapıyorsanız işe yangınla başlayın.
36-) insanlar ürünü satın alır, televizyondaki reklamı değil.
37-) insanlar televizyonu sizin reklamınızı görmek için seyretmez.
38-) Bazen en iyi fikirler müşteri temsilcisinden, araştırmacıdan ve diğerlerinden gelir, bunu teşvik edin, edinebileceğiniz tüm fikirlere ihtiyacınız var.
39-) Reklam pazara gelen olası müşterileri avlayan bir radar gibidir, iyi bir radar alın ve sürekli tarayın.
40-) insanları ofisinizde ağırlamayın, bu onları ürkütür. Bunun yerine onlarla kendi ofislerinde görüşün.
41) Patronlarına yalakalık yapanlardan nefret ederim, astlarını itip kakanlar da çoğunlukla aynı insanlardır.
42-) Reklamların çoğu bir komite toplantısından alınmış gibi görünür, gerçektende öyledirler.
43-) Esas duruştaki bir orduyu değil, resmi geçite reklam yapacaksınız.
44-) Müşterinizi bırakmanız gerektiğini her hissedişinizde bunu yaparsanız sonunda elinizde bomboş bir portfolio kalır.
45-) Kim demiş müşteri temsilcileri ve kreatifler birbirinden farklıdır diye. Bu her iki tarafça yıllardır öne sürülen saçma bir görüştür.
46-) Ben her zaman müşterimin ürünlerini kullanırım. Bu dalkavukluk değil, nezaket gereğidir.
47-) Bir üretici neden parasını hatta şirketinin geleceğini sizin sezgilerinize yatırsın ki?
48-) Ben müşterilerimize her zaman zırhımızdaki deliklerden bahsederim. Ben dikkatimi mobilyadaki çatlaklara çeken antikacıya güvenirim.
49-) Sağlam kuruluşlar sözlerini tutanlardır, bu söz zamanla neye mal olursa olsun.
50-) Başkalarına insan muamelesi yapan kibar insanlara hayranlık duyarım.