Kasım 11, 2006
Nevale
İTÜ Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü 4. sınıf öğrencisi Metin Kaplan 'sefertası meselesi'ni tekrar ele alarak daha modern görünümlü, her katı ayrı sıcaklığa ve zamana ayarlanabilen bir sefertası tasarlamış ve Electrolux'ün 4 yıldır tüm dünyadaki üniversite son sınıf öğrencileri arasında düzenlediği Electrolux Uluslararası Tasarım Yarışması 'nda 9 öğrencinin arasına girerek finale kalmış.
- Peki, bu sefertasının ismini ne koymuş?
- Nevale.
Milliyet gazetesinin yaptığı röportajda bu yaratıcı ürünün ismini neden ‘nevale’ koyduğunu şöyle açıklıyor:
- Sefertası olamazdı çünkü o zaten yapılmış bir şey. Bu onun ikinci versiyonu. Nevale yolluk, yolda yenen yiyecek anlamına geliyor. Çağımızda her şeyi İngilizce adlandırıyorlar. Bu çok bizden bir ürün. 40 yılda bir bir şey yapıyoruz, onu da İngilizce yapmayalım, Türkçe olsun diye düşündüm. Nasıl bize yabancı isimli bir ürün daha önemli, gizemli geliyor, bu gizemin de bir albenisi oluyor. Bu sefer aynı gizemi, albeniyi yabancılar yaşasın istedim. Veya Türk de Nevale'yi gördüğünde "Vay be Türkçe bir şey dünya çapında isim yapmış" desin istiyorum.
Çok güzel bir noktaya parmak basan Metin Kaplan ’ın öncelikle yaratıcı fikrini ve ürününe Türkçe bir isim koymasını takdirle karşılıyorum.
‘Nevale’nin İngilizce’deki karşılıklarına göz atalım:
nevale: food and drink, provisions, victuals, eats.
Hatta daha da ileri gidelim; genellikle sofra hazırlamak anlamında kullanılan şu fiili ele alalım:
nevaleyi düzmek: to get some food together, to obtain some provisions.
Sakın bunun albenisi de beğenmeyenler Metin Kaplan'ın sefertası güzeline ‘niveyl’ ya da ‘neval’ demesinler...
Umarım bu proje başarıya ulaşır ve ‘nevale’ tüm dünyada tanınır. 28 Kasım’da Barselona’daki finalin sonucunda kazanan belli olacak.
Bakalım nevale’nin fendi, fast-food’u yenebilecek mi..?
Röportajın tamamı için
http://www.milliyet.com.tr/2006/10/22/pazar/paz03.html